MOTİVASYON

MOTİVASYON

Hayat Ancak Net Olanlara Karşı Net Davranır

Bir adam ve küçük oğlu ormanda yürüyüş yapıyorlarmış. Birden oğlu takılıp yere düşmüş canı yanarak:

“Aaaahhhhh” diye bağırmış. İleride bir dağın tepesinden “Aaaaahhhhh” diye bir ses duymuş ve şaşırmış. Merak edip:

“Sen kimsin?” diye bağırmış. Aldığı cevap “Sen kimsin?” olmuş. Sinirlenerek:

“Cesaretin varsa karşıma çık” diye tekrar bağırmış. Dağdan gelen ses yine aynısıymış. Çocuk babasına dönüp;

“Baba ne oluyor böyle?” diye sormuş.

“Oğlum, dinle ve öğren” demiş ve sonra dağa dönerek:

“Sana hayranım” diye bağırmış. Gelen cevap “Sana hayranım” olmuş. Baba tekrar bağırmış:

“Sen muhteşemsin” Gelen cevap yine aynısı olmuş “Sen muhteşemsin” Oğlu ne olup bittiğini anlayamamış. Babası gülümseyerek anlatmış:

“İnsanlar buna yankı derler ama aslında yaşamın ta kendisidir. Yaşam daima senin verdiklerini geri verir. Yaşam yaptığımız şeylerin aynasıdır. Daha çok sevgi istediğin zaman daha çok sev. Daha fazla şefkat istediğinde daha şefkatli ol. Saygı istiyorsan insanlara daha saygılı ol. İnsanların sabırlı olmasını istiyorsan sende daha sabırlı olmayı öğren. Bu kural yaşamımızın bir parçasıdır, her kesiti için geçerlidir. Yaşam bir tesadüf değil, yaptıklarınızın aynada yansımasıdır”

Hayata karşı net olmak lazım ki o da bize net olsun.

Motivasyon Nedir ve Neden İhtiyaç Duyarız?

Erken kalmak, zamanı etkin kullanmak, yabancı dil öğrenmek, LGS, LYS, ALES veya KPSS’ye çalışmak. Yaza 5 kilo vererek girmek, keman çalmak. Excel’e takla attırmak veya bilmem kaçıncı defa kayıt yaptırıp gitmediğin spor salonuna düzenli devam etmek.

Kaç kez niyetlendiniz ve başlamadan vaz geçtiniz? Kaç kez başladınız ama yarım bıraktınız?

Bu aslında sık sık yaşadığımız bir durum

Motivasyon harekete geçmek, sürdürmek ama gerekli yoğunlukta sürdürmek için ihtiyaç duyduğumuz itici bir güçtür. İşte bizde eksik olan da tam olarak bu.

Harekete geçmek: Karar vermektir. Kimileri için çok kolay kimileri için çok zor bir süreçtir. Fakat karar vermeden de hiçbir şeye başlanmaz. Bu aşama doğum sancısı gibidir. Gerilimli bir süreçtir. İşte yukarıda saydığım ve diğer sayısız şey için karar verip harekete geçtiniz.

Sürdürmek: Karar verdik, harekete başladık ama işler çoğunlukla planladığımız gibi yürümez. Önümüze sayısız maddi manevi bariyer çıkacak. Sürdürmek, bıkkınlık göstermeden, azimle, yılmadan o engelleri aşmaya çalışmak, çözümler üretmektir. Diyete devam ediyorsunuz ama ilk hafta verdiğiniz kiloyu sonraki haftalarda veremiyorsunuz. Canınız müthiş tatlı çekiyor. Veya sınava hazırlanmak diğer insanlar sosyal ortamlara akarken artık size zor gelmeye başladı. İşte bu anda da motivasyona ihtiyaç duyarız.

Belli Bir Yoğunluk: Hedefe ulaşmak için verilen emeği kastediyorum burada. Ne kadarlık bir çalışma? Kaç gün, kaç saat, kaç kalori, kaç kilo, kaç soruluk bir çalışma beni hedefime ulaştırır?

Buna ihtiyacımız var çünkü yalnızca istemek, dilemek belki harekete geçirir ama devamlılığı sağlayamaz. Amaçları ve hedefleri gerçekleştirmek için çok güçlü bir arzu bir tutku gereklidir.

Motivasyonun Çeşitleri

Temelde motivasyon iki ana çeşittir:

  1. Dışsal Motivatörler: Toplumun ve ailenin beklentileri, ödül ve ceza sistemleri, uygulanan öğretim modelleri, ait olunan grup eğilimleri, motivasyon konuşmaları gibi. Genellikle elle tutulur olanlar daha çok işe yarar. Bir başkasının motive edici sözleri, hedefi tutturunca patronun vereceği prim, sınavdan 100 alınca babamızın alacağı oyun, zayıf olunca telefona gelecek yasak, karnede hepsi 5 olunca bisiklet sözü, yüksek performansa ücret artışı gibi havuçlar dış motivasyona örnek olabilir. Dış motivatörlere gelip geçici, etkisi sürekli değildir. Dış gereklilik gevşediğinde etkisi de aynı hızla kaybolur. Hep daha fazlasını bekleme temayülünde olur insanlar.

Michael Jordan lise ikinci sınıf öğrencisiyken, kısa ve yeteneksiz olduğu için takıma alınmadı. Morali bozulan hayalleri yıkılan oğluna annesi şu cümleyi kurdu: “Önemli olan, takımın içinde senin ne kadar küçük olduğun değildir; senin içinde ne kadar büyük bir takım olduğudur”. Jordan bu cümlenin tüm kariyeri boyunca kendisini ateşlediğini söyler.

  1. İçsel Motivatörler: Kişinin iç dünyasından kopup gelen manevi hazza dönük güdülerdir. Bireysel hedefler ve niyetler, biyolojik ve psikolojik ihtiyaçlar, kendine güven, risk alma, kaygı ile baş etme, merak, sevgi gibi kavramlar bizi motive eder. İç motivatörlerin etkisi daha kalıcı, süresi uzundur.

Tüm ailesi uyuşturucu bağımlısıydı. 13 yaşındayken, kardeşi sırtından vurularak öldürüldü. Bir dönem tüm ailesiyle beraber hapishanede kaldı. Kargo işinde çalıştı. Plajlarda garsonluk yaptı. İyi basketbol oynamaktadır ama ailesinin durumu sebebiyle kolejler onu kabul etmez. Kankakee Community College denemelerine girer ve burs kazanarak seçilir.

Sırasıyla Fransa, Polonya, İtalya, Fransa, İtalya, Fransa ve Türkiye’de oynadı. İstikrarı ve başarıyı Türkiye’de yakalayan Boby Dixon 2015 yılında Türk pasaportu ve Ali Muhammed ismini aldı. Şu anda Lionheart adlı bir vakfa sahip ve bu vakıfta kendisi gibi yoksul insanlara yardım ediyor.

Motivasyon Kaynakları

Motivasyonu sağlayan 4 ana kaynak var: 1.Korku-Kaygı, 2.İhtiyaçlar, 3.İnançlar, 4.Amaçlar

  1. Korku ve Kaygı

Korku ve kaygı genelde kişiyi harekete geçiren en önemli etkenlerdendir. Çok yüksek ve çok düşük hissedilmesi halinde olumsuz etki yapabilir. Yüksek olması mantıklı düşünme, hesaplı riske engel olduğu gibi aşırı adrenalin bedene ciddi zararlar verir. Düşük olması ise harekete geçirmeyebilir. Bulaşıcı hastalıktan korkarsanız maske takar sokağa öyle çıkarsınız. Çok korkarsanız sokağa çıkmaz, az korkarsanız maske takmazsınız.

Anthony Burgess’e 1 sene ömür biçildi. Ailesi pararsız kalmasın diye o 1 senede 6 roman yazdı. Biri bestseller olan Otomatik Portakal idi.

  1. İhtiyaçlar

Kişi ihtiyaç duyduğu ve yerine getirildiği zaman mutlu olacağı şeyler hakkında kendiliğinden motive olur. Kilo vermem lazım, hareket etmem lazım, Urduca öğrenmem lazım…

  1. İnançlar

Kişilerin güdülenmesini etkileyen üçüncü önemli faktör, bireylerin inançlarıdır. Yani kişinin yeteneklerine veya başarabileceğine olan inancı motivasyonu etkileyen önemli faktörlerden biridir. Yapabileceğine inanmak, başarabileceğini bilmek içsel bir motivatördür. Aynı zamanda İnandığı, din, inandığı liğder, inandığı aile büyüğü, inandığı mentor da iyi bir dışsal inanç motivatörüdür.

  1. Amaçlar

Kişisel veya grup amaçları da iyi bir motivasyon kaynağıdır. İhtiyacını yoktur ama enstrüman çalmayı amaçlarsınız. İhtiyacınızdan fazla kek yapıp komşulara dağıtırsınız. Hiç gereği olmadığı halde o şirketi satın almayı amaçlamışsınızdır, tüm vaktinizi buna ayırışınız.

Motive Olmakta Neden Güçlük Çekeriz?

Bunu da dışsal ve içsel sebepler olmak üzere iki ana bölümde incelemek mümkün. Tembellik, konfor alanını terk edememe, öğrenilmiş çaresizlik, hayır diyememek, ruhsal problemler, uykusuzluk, genel huzursuzluk, hayattan zevk almama, öz değer eksikliği, amaçsızlık ve inançsızlık gibi içsel faktörler motivasyon önündeki en büyük engellerdir.

Adaletsizlik, çevre baskısı, ait olduğumuz gruptan farklı davranmama güdüsü, işyerinde mobbing, yetki-sorumluluk, görev-kaynak dengesizliği motivasyon düşüklüğünün dışsal sebepleridir.

Motivasyonu Nasıl Artırabiliriz?

Motivasyonun duygularla ve hayal gücüyle çok ilgisi vardır; bu da motivasyonunuzu artırmak istiyorsanız, duygularınızı ve hayal gücünüzü üzerinde çalışmanız gerektiğini anlamına gelir.

Nasıl motive olunur? İşte size yardımcı olabilecek birkaç ipucu:

  1. Hayal Et: Çok zor da olsa ulaşılabilir ise hayal edin, sürekli hayal edin.
  2. Emin Ol: Sağlayacağı fayda katlanacağın maliyete değecek mi? Emin misin?
  3. Araştır: O konu ile ilgili ulaşabildiğiniz tüm kaynaklara ulaşın ve detaylarına kadar hâkim olun. Başarılı olmuş insanları inceleyin.
  4. Netleştir: Hayali hedefe dönüştürmek için elle tutulur hale getirin. En ileriden geriye bugüne doğru süreci düşünün detayları netleştirin.
  5. Planla: Uzaktan yakına ara ve ana hedefleri planla. Ara hedefler önemli çünkü kısa vadeli hedeflerde motivasyonun sağlanması daha kolaydır. Uzun vadeli hedefler söz konusu olduğunda ise motivasyonu uzun süre sürdürmek her zaman mümkün olmayabiliyor. Bu yüzden küçük hedeflerle başlamak akıllıca bir yaklaşımdır ve motive olunarak deneyim kazandıktan sonra daha büyük hedeflere geçebilirsiniz.
  6. Yaz: Hedef planlamanızı zamanca miat da vererek yazın.
  7. Korkularını Tanımla: Sana nelerin engel olacağın ı düşünüyorsan onları ve bu engelleri aşacak çözümlerini de yaz.
  8. Afirmasyon Yap: Hedefe ulaşabileceğin konusundaki olumlu inancını sık sık yüksek sesle tekrar et. “Ben …. Hedefime ulaşacak yeterli istek ve güce sahibim” gibi. Kendine inanmıyorken başkaları neden sana inansın. Önce sen kendine inan daha sonra sana inanan bir sürü insan olacak. Ne diyordu Konfüçyüs. “Bir şeyin yapılamaz olduğunu düşünerek uyursan, başkasının o şeyi yaparken çıkardığı gürültüyle uyanırsın.”

Bir Hint masalına göre, kedi korkusundan devamlı endişe eden ve devamlı üzüntü içinde yaşayan bir fare vardır. Bir büyücü ona acır ve fareyi bir kediye dönüştürür. Fare kedi olur olmaz, Bu sefer de köpekten korkmaya başlar. Büyücü bu kez onu bir kaplana dönüştürür. Fakat bu kez de avcıdan korkmaya başlar. Büyücü bakar ki, onun korkusunu yenmeye imkân yok, ibret alınacak şu öğüdü verir; “Sen cesaretsiz korkak birisin, tekrar fareye dön. Sende sadece farenin yüreği var. Bu nedenle ben sana yardım edemem.”

  1. Tarih Belirle: İlk adımı atacağın tarihi ve bitireceğin net olarak belirle ve bunları da yaz.
  2. Adım At: Belirlediğin tarihte adım at.
  3. Sabırlı Ol: Başarı bugünden yarına olmaz. Yabancı dil öğrenmek kolay değil ama imkânsız da değil. Bir günde kilo almadın, bir günde de veremezsin.

Suyun, lokomotifi çalıştıracak buharı üretebilmesi için önce kaynaması gerekir. Buhar makinesi, buhar göstergesi 212 dereceyi göstermeden, treni bir milim bile oynatamaz. Aynı şekilde hevesi olmayan bir insan da aslında hayatın çarkını ılık suyla döndürmeye çalışmaktadır. Sonuç şudur : O kişi stop eder.

Sundar Pichai Google CEO’su Hindistan’da 2 odalı fakir bir evde doğmuş

  1. Vazgeçme: Efsane boksör yeri doldurulamayan Muhammed Ali hiç yumruk yemediği için şampiyonlar şampiyonu olmadı. Tam tersi o da diğerleri gibi çok yumruk yedi. Her maçında darbe üstüne darbe aldı. Ama O’nu farklı yapan yere düştüğünde kalkıp ilerlemeye devam etmesiydi. Kazananlar aslında yumruk yemeyen yani elinde gümüş kaşıkla doğanlar değil yumruklara dayanabilen yani planına sadık kalıp mücadelesine devam edenlerdir. Darbe alabilir hatta devrilebilirsin. Ama kalkıp ilerlemeye devam etmen gerekir.

3 boş kadronun olduğu polislik işine 4 kişi başvuruyor, yalnız o reddediliyor. Yeni, açılan KFC restoranına 24 eleman alınacak. 25 başvuru yapılıyor o reddediliyor. Kariyeri boyunca 30 işten red cevabı almış. Bugün Alibaba ve Aliexpresin sahibi. Kişisel serveti 70 milyar ABD dolarına yakın. Alibaba’dan önce de 2 iş batırmış. Jack Ma’dan bahsediyorum. Profesyonel hayattan onlarca örnek bulunabilir. Ama Jack Ma özel çünkü rekabetin çok çok çetin olduğu Çin gibi bir yerde başarıya ulaşıyor. Reddedilmekten kurmadığı için bugün de bu satırlara konu oluyor.

  1. Düşün: Hedefe şimdi ulaşmışsınız gibi zihninizde o anı imgeleyin. Elde ettikten sonra hayatınızda neler değişeceğini zihninizde canlandırın Hedefinize ulaştıktan sonra nasıl hissedeceğinizi düşünün.

Bugün değilse ne zaman?

Yorum bırakın